Bir Varmış Bir Yokmuş
-
bir masala başlarken, "eskiden" anlamında söylenen bir tekerleme
- "Süfli gayeler, kütleleri ya oldukları yere mıhlayan ve bir arpa boyu ileri götürmeyen sefil isteklerdir." (Samiha Ayverdi)
- "Karabibik tenha sokakta bir aşağı bir yukarı gezinmekteydi." (Nabizade Nazım)
- "Yanımızdan bir ayak evvel kaçmak için içinden yanıyordu." (Halide Edip Adıvar)
- "Bir ayak üstünde kırk yalanın belini büktüğü hâlde para hesabına bir türlü akıl erdiremez, bakkala bozdurulan paranın gerisini daima eksik getirirdi." (Reşat Nuri Güntekin)
-
masal gibi geçip gitmiş, artık hayal olmuş
- "Bir de ne göreyim! Bir de öyle demişim ne çıkar?"
- "Bu çocuğa bir hâl oldu, bu çocuk avareleşti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Bana bir şeyler oluyor dedi ve bayıldı."